Kurumsal Sosyal Sorumluluk
Sürekli
olarak evrim geçiren Kurumsal Sosyal Sorumluluk (CSR) kavramı, 1930’lar ABD’sinde
“Şirketler sosyal varlıklardır ve kar etmenin yanı sıra, sosyal hizmet
işlevleri de vardır” düşüncesi esas alınarak ortaya çıkmıştır. Şirketlerin, iş süreçlerini toplumların tümü
üzerinde olumlu bir etki yaratacak şekilde yönetmeleri anlamına gelmesine
rağmen standart bir tarifi veya herkesin üzerinde anlaştığı bir kriteri yoktur. Bu kavramı sponsorluk, hayırseverlik ve
sosyal pazarlamadan ayrı tutmak gerekir.
“Social Marketing-cause” ile karıştırılmaması gerekir; bu kavram bir
ürünün ya da projenin aracılığıyla ürün satışı yapılarak uygulanmakta,
sponsorlukta olduğu gibi ürünün satışına yönelik bir amaç gütmektedir.
Kurumsal
Sosyal Sorumluluk çerçevesi altında şirketlerin sorumluluk alanları olan
ekonomik, yasal, etik ve hayırseverlik sorumluluklarından hayırseverlik başlığı
incelendiğinde, şirketlerin sosyal, kültürel ve eğitim katkısı sağlamasından
bahsedilir. Sosyal sorumluluğun
getirileri olarak itibar ve risk yönetimi, finansal yönetim, çalışan
kalitesinin arttırılması, yenilikçilik ve öğrenme, son olarak ise rekabet
üstünlüğü sayılabilir.
Bu
çerçevede incelendiğinde, Türkiye ve dünyanın önde gelen telekomünikasyon
şirketlerinden birini ele alacağız. Sürdürülebilirlik
(CSR) Raporu’nu titizlikle kamuoyuna sunan sayılı kuruluşlardan olan bu firma,
sosyal sorumluluk çerçevesinde ülkemizde toplam nüfusa oranı %12 olan engelli
bireyleri esas almıştır. Bu proje genel
hatlarıyla pek çok olanağa erişemeyen engelli vatandaşlarımızın toplumsal
yaşam, eğitim ve üretimin dışında kalmasını engellemektir. “Sanat ve Sanatçı Engel Tanımaz” sloganıyla
yola çıkılan projede amaç, engelli vatandaşlarımızın sosyal anlamda engelleri
aşarak yaşam kalitelerinde ciddi ve kalıcı çözümler bulmaktır.
AYDER VE
UNDP ile ortak yürütülen proje kapsamında farklı sebeplerden dolayı
dezavantajlı olan vatandaşlarımıza yönelik üçer aylık yetenek geliştirme
atölyeleri düzenlenmekte olup Ekim 2008’den beri faaliyetler
sürdürülmektedir.
Firmanın
sosyal sorumluluk çerçevesinde yürüttüğü bir diğer proje ise 2009’dan bu yana
devam etmektedir. Amacı okul öncesi eğitimin düşük olduğu bölgelerdeki
çocuklara fırsat eşitliği sağlamak doğrultusunda nitelikli bir okul öncesi
eğitim olanağı sunmak olan proje, Milli Eğitim Bakanlığı Temel Eğitim Genel
Müdürlüğü iş birliğiyle sürdürülmektedir.
Proje kapsamında çocuklara sunulan okul öncesi eğitimin yanı sıra, aileleri
çocuk gelişimi ve iletişimi konusunda bilgilendirmek amacıyla anne eğitimleri
de düzenlenmektedir.
Her iki
projede de kar amacı gütmeksizin sosyal, kültürel ve eğitim katkısı sağlanmakta
olup, şirketin diğer sorumluluk alanları ise detaylı şekilde CSR raporunda yer
almaktadır.
0 yorum:
Yorum Gönder