Mark Achbar, Jennifer Abbott ve Joel Bakan tarafından yönetilen, Sundance Film Festivali Seyirci Ödüllü “The Corporation” adlı belgesel
film, Anonim Şirketin nasıl modern
çağın yasalar nezninde
görünür bir tüzel
kişiliğine dönüştüğünü, Biyosfer’de
ve
insanlar üzerinde nasıl
kalıcı ve yıkıcı etkiler
bıraktığını ve onları
nasıl potansiyel bir “psikopat” olmaya aday
yaptığını bir psikiatristin hastasını incelemesi gibi ele alıyor
ve bunu yaparken
de WHO’nun Personality Diagnostic Checklist
yani Kişilik Teşhis
Kontrol Listesi kıstasını
kullanıyor. Sanayi Devrimi
döneminde Karl Marx’ın
da belirttiği “çalışanın
işine, kendine, ürettiği
ürüne ya da çevresine olan
yabancılaşması” gibi sorunlar
günümüzde ortaya çıkan küresel boyuttaki toplumsal
ve çevresel sorunların yanında zayıf
kalıyor. Ortaya çıkan
sonuçlardan anlaşıldığı üzere
çok uluslu, büyük
sermayeli, yüksek kar
marjlı anonim şirketlerinin,
her gerçek kişilik
gibi mülk alıp
satabilen, ödünç para
alabilen, mahkemeye gidebilen
veya dava edilebilen
aynı zamanda “sınırlı
sorumluluk” ilkesiyle hareket eden,
ahlaki vicdana sahip
olmayan ve sadece
hisse sahiplerinin çıkarlarını
gözetmek adına diğer
paydaşların çıkarlarını ve haklarını hiçe
sayan, kendisini yaratan
gerçek kişiliklerin kontrolünden
çıkıp onların üzerinde
onları da kapsayan
yepyeni bir kişilik
olarak karşımıza çıkan modern
çağın Frankenstein’i
oldukları söylenebilir. Filmde
de geçen bu
benzetmede nasıl Frankenstein kontrolden
çıkıp kendi yaratıcısı
Dr. Victor’u da
öldürüyorsa anonim şirketler
de içinde oluştukları,
var olmalarının başlıca
kaynağı olan coğrafyalarına ve
insan kaynaklarına bir
noktada ihanet ediyor
ve onları daha
fazla kar ve
yarar için hiçe
sayıyorlardır.
Resim Kaynak: www.tvo.org, www.wikipedia.com
0 yorum:
Yorum Gönder