20 Kasım 2012 Salı

MAYALARA GÖRE DÜNYANIN SONU GELDİ

Tarih boyunca belki de insanların ilgisini en çok çeken konulardan biri dünyanın sonunun
ne zaman ve nasıl geleceğidir. Bu konuda geçmişten günümüze kadar birçok kehanet ve
teori ortaya atılmıştır. Son zamanlarda da medyayı, insanları oldukça meşgul eden 21 Aralık
2012 kehaneti söz konusu. Maya takviminin sonu, Foton Kuşağı, Marduk’un dünyanın çok
yakınından geçeceği teorisi… Bunlar sadece kehanet mi yoksa bilimsel dayanakları var mı
onu anlamamız gerekiyor diye düşünüyorum.
Öncelikle herkesin dilinden düşmeyen bir Maya takviminin 5000 yıllık döneminin sonu
gerçeği var. Peki bu neyi ifade ediyor, kısaca açıklayalım:
“Mayalılar, binlerce yıllık dönemlerden oluşan detaylı takvim sistemlerinin bitimi olan 21
Aralık 2012 tarihinin uzun bir çağın sonuna işaret ettiğine inanmaktadırlar. Maya takvimine
göre dünya 1 milyon 872 bin günde bir yeni bir çağa geçmektedir. Yine bu takvim sistemine
göre dünyanın geçmişi yaklaşık 5,125 yıla denk gelen devrelerden oluşmakta ve bunların her
birinin sonu dünya için radikal değişimler ve büyük yenilikler içermektedir. Mayalar'a göre
şu an içinde bulunduğumuz devre beşinci ve son devredir. Bu devir 13.0.0.0.0 tarihinde son
bulacaktır. Bu da bizim kullandığımız takvime göre 21 Aralık 2012 tarihine denk gelmektedir.
Maya takvimine göre 21 Aralık 2012 tarihi 13 Baktun, 0 Katun, 0 Tun, 0 Uinal ve 0 Kin
şeklinde adlandırılarak ifade edilmiştir. Hesaplamalara göre Maya Çağı'nın başlangıcından
itibaren toplam 1,872,000 gün geçecek, ardından yeni bir çağ; Altın Çağ başlayacaktır.
İşte bu nedenle Mayalılar 21 Aralık 2012 tarihinin sadece bir dönemin sonu olmadığını
düşünmekte, dahası bu tarihin bazı akıllı, mübarek insanların ortaya çıkacağı ve dünyaya
Altın Çağ'ı getirecekleri yeni bir dönemin başlangıcı olduğuna inanmaktadırlar.”





Kehanet kısmını bir tarafa bırakırsak bir de resmi olmayan kuruluşlar tarafından ortaya atılan
ve sadece birkaç bilim adamı ve astronomun tezlerinden başka dayanağı bulunmayan bir teori
de var ortada: Foton Kuşağı.
“Foton kuşağı, M45 Ülker Takım Yıldızı ile birlikte Güneş Sistemi' nin de içinde
bulunduğu sanılan hayali bir kuşak olarak görülmektedir. İnanılışa göre Maya Takvimi'
nin bittiği Aralık 2012 tarihini müteakiben, Dünya uygarlığı' nın yeni bir boyuta gireceği
sanılır ve girilen bu yeni boyut düşünebilen canlılara, farklı yetenekler ve farklı fikirler
kazandıracağı ileri sürülür. Belirli zaman dilimlerinde, insanoğlunun kurduğu düzenin
artık işe yaramayacağı, birçok insanın yeni fikirlerle öne atılacağı bir düşünce birliğinden
bahsedilmektedir. Barış ve huzurdan bahsedildiği; anlayış tarzlarından, kültürel yapıya,
ekonomik değişimden, özgürlüklere yeni bir boyut kazandıracağı 'inancını' kapsayan, bu
düşünce birliğinin oluşacağını bekleyen kişilerin tanımladığı bir kuşak olarak da görülebilir.
Öte yandan Nibiru adı verilen gezegen ise yine bu tarihte Dünya' ya yaklaşıp yeni olaylara
sebep olacağı savunulur ki bu çevreden 'başka' inanışlarca; Kıyamet, Foton kuşağının
getirisi olan yeni boyut olarak tanımlanır. Bu inançlarca da Tanrı' nın insanları aslında yok
etmeyeceği, Kıyamet Günü' nün acı ve ölüm olmadığının, onlara bir bilinç devrimi yaşatarak,
her açıdan gelişmiş toplumlar olarak hayatlarına devam edebileceklerine inanan tüzel
kişilerce adlandırılan ve bu düşünce yapısının bir ürünü olarak benimsendiği gözlenmektedir.
Ayrıca öne atılan tarihte güneş patlamalarının yaşanacağı ve dünyadaki canlıların genetik
yapılarının değişime uğrayacağı, süre gelen olayların ise, dünya üzerindeki büyük elektirik
kesilmeleri ile başlangıç alacağı tezini öne sürerler.”
Bu konuda kehanetler ve teoriler bu minvalde sürüp giderken, gerçekleşip
gerçekleşmeyeceğini ise zaman gösterecek. 21 Aralık 2012 kehanetinin senelerdir insanları,
medyayı oldukça meşgul etmesi, özellikle de dünyanın sonu geldiğinde ayakta kalacağı iddia
edilen birkaç yer olması ve bunlardan birinin de Şirince köyü olması en çok dikkatimi çeken
kısım oldu.

Gidenler bilir, Şirince oldukça güzel bir yerleşim yeri. Ancak senelerdir turizm anlamında
değişmeyen bir grafiğe sahip. Maya kehanetinden dolayı ve bu kehanetin medyada fazlaca
yer bulmasından dolayı ise işler oldukça değişmiş. Şirince’de inanılmaz bir rezervasyon
patlaması yaşanıyormuş ve oda bulmak imkansız hale gelmiş. Dünyanın dört bir yanından
insanlar buraya akın ediyormuş. Hatta Şirince sakinleri: ”Keşke bu söylentiler hep olsa. Bu
söylentilerle buraya daha çok insan, daha çok müşteri gelmiş olacak. Böylelikle köyde ticari
hareketlilik oluşacak” diyormuş.
Kehaneti, teoriyı bir yana bırakırsak bu durum medya ve iletişimin gücünü göstermesi
açısından oldukça önemli. Şirince belki de yıllardır turizm anlamında kalkınmaya çabalayan,
kendini tanıtmak için uğraşan bir yer. Çalışmaların, reklamların, tanıtımlarım yapamadığını
ise bir kehanet, medyanın da gücüyle çok kısa bir sürede gerçekleştirmiş oldu.

kaynaklar: www.vikipedi.com

0 yorum:

Yorum Gönder